Seyir Defterim

Kentin hafızası bir başlangıç noktasıdır.

Kentime Notlar - Ocak 2023

Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, Century 21 Toplantısı’nda ‘Ankara’nın Kentleşme Sürecinde Kent Belleğinin Önemi’ konusunda konuşma yaptı.

“Millet olarak genlerimize işlemiş bir özellik; yaşadığımız her neresi ise oraya iz bırakmak olmuştur. Geçmişten bugüne kadar her biri ayrı bir hikâye ve kente değer katan dokunuşlar görmekteyiz.” 

“Ticaret ve kentleşme” denildiğinde aklımıza ilk gelen meslek gruplarından biri de emlak/gayrimenkul sektörüdür. Geçmişi Antik Mısır dönemine uzanır. İçinde bulunduğumuz “Teknoloji ve Uzay Çağı” olarak tanımlanan yüzyılda da en önemli ve dönüştürücü güçlerinden biridir. Bu sebeple, kentin ticari, finansal, sosyal, kültürel ve ekonomik gelişimini ele alırken, gayrimenkul sektörüne de odaklanmak, sektörün tüm bileşenleri ile gelişimini ve dönüşümünü desteklemek zorundayız.

Gayrimenkul yatırımları, elbette 20. yüzyılın ikinci yarısında arttı. Nüfus artışı ve teknolojinin hızlı gelişimi, ekonominin nabzını tutan kentleri, gayrimenkul yatırım merkezlerine dönüştürdü. Sayın Murat Karayalçın’ın yönetişim vizyonu ve katkılarını bir kez daha hatırlayalım. Henüz yasal mevzuat dahi oluşmamışken, bizlere “yerinde dönüşüm” kavramını tanıtan Sayın Karayalçın’ın imzasını taşıyan ve yapılarıyla, yeşil alanıyla, alt yapı ve ulaşım düzenlemeleriyle Ankara’da kentsel dönüşümün örnek projesi haline gelen Dikmen Vadisi, bu anlamda bizler için kıymetlidir. Burada yeni bir kent kimliği ortaya çıkmıştır.

Birkaç katlı küçük ofislerden çok katlı plazalara ve ikonik gökdelenlere evrilen gayrimenkul yatırımları, kentlerin markalaşmasına da büyük katkı sundu.

Türkiye Yüzyılı’na girerken 6 Şubat 2023’te yaşadığımız, asrın felaketi olarak tanımladığımız o büyük yıkım; kentleşmeyi, yaşadığımız coğrafyanın yapısı ile kentlerimizi uyumlu inşa etmemizin artık kaçamayacağımız bir zorunluluk olduğunu bize bir kez daha hatırlattı. “Kentler böyle bir gelişim ve değişim süreci yaşarken kent hafızasını koruyabiliyor muyuz?” sorusunu sormamız gerekiyor.

“Bizler, yaşadığımız yere hayat vererek anlamayı seçiyoruz. Belki de bundan dolayı kent belleği bizler için değerlidir. Kendisini bir kente ait hisseden bireylerin tüm dinamikleriyle kentle bir olabilmesi kentin yapılanmasında ne kadar etkiliyse bu aidiyet duygusu kent belleği gerçekliğini de ortaya koymaktadır.”

Kentin hafızası bir başlangıç noktasıdır… Bu kent, Cumhuriyet değerlerinin ve ulus inşasının mekân üzerinden üretildiği stratejik öneme sahip bir kenttir. Kentin tüm detayları bu stratejiye göre tasarlanmıştır. Ankara’da hayata geçirilen sadece modern mekânsal tasarımlar değil aynı zamanda modern bir kent yaşamıdır. Kentin kentleşme sürecine girmesinde Cumhuriyet’in ilanı ve Ankara’nın başkent olması etkili olmuştur. Ankara, modern bir kent oluşturma sürecinin Türkiye’de uygulamaya konulduğu ilk kenttir. İlk planlar bu kent üzerinde düşünülmüştür. Bu yüzden bu şehir ilklerin kentidir. 

Millet olarak genlerimize işlemiş bir özellik; yaşadığımız her neresi ise oraya iz bırakmak olmuştur. Orta Asya’dan başlayan göç ve yerleşme kültürü Anadolu’ya taşındığında, Anadolu’nun her bir köşesinde kültüre, tarihe, edebiyata, sanata, mimariye dair pek çok izi görmekteyiz. Bunların üzerine eklenerek bugüne gelen bir yapıda ortaya çıkan devasa bir kültür hazinesine sahibiz. Geçmişten bugüne kadar her biri ayrı bir hikâye ve kente değer katan dokunuşlar görmekteyiz. 

Bizler, yaşadığımız yere hayat vererek anlamayı seçiyoruz. Belki de bundan dolayı kent belleği bizler için değerlidir. Çünkü ne kadar kayıtlı, yazılı eser olursa olsun bunları hafızamızda olgunlaştıramıyoruz. Biz, kent belleğini yaşatabilmek için tarihin, edebiyatın, sanatın, arkeolojinin vazgeçilmezliğini biliyoruz. Kendisini bir kente ait hisseden bireylerin tüm dinamikleriyle kentle bir olabilmesi kentin yapılanmasında ne kadar etkiliyse bu aidiyet duygusu kent belleği gerçekliğini de ortaya koymaktadır.

Diğer Yazılar