9 Haziran 2022- Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından çevrimiçi olarak düzenlenen "2022 Dünya Akreditasyon Günü Konferansı"na katılarak bir konuşma yaptı. 

TÜRKAK, tam üyesi olduğu Uluslararası Laboratuvar Akreditasyon Birliği (ILAC) ve Uluslararası Akreditasyon Forumu'nun (IAF) ortak girişimi ile her sene farklı temalarda kutlanmakta olan 9 Haziran Dünya Akreditasyon Günü kapsamında çevrim içi bir etkinlik düzenledi.

"Akreditasyon: Çevre ve Ekonomik Büyümede Sürdürülebilirlik" temasıyla, iki oturum halinde gerçekleşen etkinlikte konuşmacı olarak yer alan ATO Başkan Yardımcısı Halil İbrahim Yılmaz, Türk Akreditasyon Kurumu'nun verdiği hizmetlerle yüksek standartlarda yaşamı ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmayı desteklediğini belirterek, "İş dünyası olarak TÜRKAK'ın ortaya koyduğu bu başarılardan gurur duyuyoruz" dedi.

Dünya Akreditasyon Günü'nün Çevre ve Ekonomik Büyümede Sürdürülebilirlik temasıyla kutlanmasının önemine dikkat çeken Yılmaz, dünyanın hızlı bir değişim süreci geçirdiğini ve bu değişimin bazı sorunlar ortaya çıkardığını anlattı. Yılmaz, "Küresel ısınma ve iklim değişikliği diye özetlediğimiz bu sorunlar, ekonomik faaliyetler dâhil insanoğlunun tüm yaşamını yeniden düzenlemesi gerektiğini ortaya koyuyor. Suyun, havanın, toprağın, kaynakların kullanımı, çevre, iklim değişikliği, küresel ısınma gibi konular bütün dünyanın gündeminde. Daha önceleri gelişmekte olan ülkeler, kalkınmış olmanın gereğini hızlı ve istikrarlı büyüme hedefini gerçekleştirerek yerine getirebileceklerine inanmaktaydı. Bugün ise dünya ekonomisi, çevresel tahribatın doğal bir sonucu olarak ortaya çıkan küresel ısınma ve iklim değişikliği riskine karşı sürdürülebilir ekonomiyi ve yaşamı yeniden oluşturma arayışı içinde" diye konuştu.

Paris İklim Anlaşması sürecini hatırlatan Yılmaz, Avrupa Birliği'nin Yeşil Mutabakatı ile Sınırda Karbon Düzenlemesi adı altında yapılması gerekenlere değindi. EKO İKLİM Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi'nde iklim değişikliği ve ekonomiye etkileri konusunun detaylarıyla ele aldığını belirten Yılmaz, TÜRKAK'ın Türkiye'nin yeşil dönüşüm sürecinde sürdürülebilir ekonomik büyümeyi sağlamada öncü rol üstleneceğini kaydetti. Yılmaz, şunları söyledi:

"Sürdürülebilir büyüme, dünyadaki kaynakların gelecek kuşakların da ihtiyaçlarını gözeterek özenli bir biçimde tüketilmesini öngörüyor. Akreditasyon da bu süreçte standartları sağlayan anahtar role sahip. Küresel ticaret ortamında, ürün ve hizmetlerin belli standartları karşılayarak kriterlere uyduğuna dair güvenirliği sağlamak, firmaların rekabet düzeyi açısından önemli. Akredite kuruluşlar tarafından verilen belgeler ürün ya da hizmetin uygulanabilir olan tüm gereklilikleri yerine getirdiğine dair güven belgesi niteliğinde. Ekonomik bölgesel sınırların önemli olduğu günümüzde kalite, akreditasyon, karşılıklı tanınırlık gibi engelleri aşan ülkeler ticari birlikler oluşturarak, ekonomik sınırları ortadan kaldırıyor, mal ve hizmet alışverişini kolaylaştırıyor.  Akreditasyon, objektif ve uluslararası kabul görmüş kriterlere dayalı çevre, sağlık, gıda, ulaşım, enerji, iklim değişikliği gibi çok sayıda ve hemen her alandaki hizmetleri kapsıyor. Yönetim sistemleri belgelendirmeden, ürün belgelendirmeye, analiz ve testlerden, sera emisyonu doğrulamaya, çok taraflı anlaşmalara kadar her alanı kapsayan Akreditasyon konusu tüm tüm bu gelişmelerden doğrudan etkileniyor. Küresel iklim değişikliğinin en büyük nedeni olarak gösterilen, sera gazı salınımları hızla artıyor. Bu sebeple salınımların izlenmesi ve azaltılmasına yönelik birçok faaliyet başlatıldı. Sera gazı emisyonu doğrulamasını yapan kuruluşlar, yaptıkları faaliyetlerde uluslararası kurallara uygun çalıştıklarını ve belirli yeterlilik şartlarına haiz olduklarını göstermek üzere TÜRKAK'tan TS EN ISO 14065 standardı kapsamında hizmet alıyorlar. Bu standart önümüzdeki yıllarda ticaretimizi etkileyecek önemli bir unsur. Küresel ekonomiler kriter koyma ve bunlara uyma konusunda büyük aktör durumunda. İşte gelişmiş ekonomiye sahip bu ülkelere mal ve hizmet ihracatı yapmak isteyen ülkelerin öncelikle belirlenen standartlara uygun üretim yapması ve bunu belgelemesi gerekiyor. Bu açıdan akreditasyon kuruluşunun uluslararası tanınmış bir kuruluş haline gelmiş olması, ticarette malların serbest dolaşımını sağlamak açısından önemli. Yani, belirlenin kriterler ticaretin ortak dilini oluşturuyor. Bu dile hâkim olan da uluslararası ticarette rekabet yarışına rahatlıkla dâhil oluyor. Türkiye bu alanda önemli aşamalar kat etmiş bir ülke. TÜRKAK da akreditasyon kurumu olarak çalışmalarını başarıyla yürütüyor. TÜRKAK'ın Türkiye'nin yeşil dönüşüm sürecinde sürdürülebilir ekonomik büyümeyi sağlamada öncü rol üstleneceğini düşünüyorum."

Oturumda Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakcı, Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan ve TÜRKAK Genel Sekreteri Banu Müderrisoğlu da yer aldı.